20 Ekim 2012 Cumartesi

Çok zor.

İnsanların gözlerine bakıp da hiçbir şey yokmuş gibi gülümsemek... "İyiyim, bir şeyim yok" demek. Çok şeyim var oysa. Çok fazla zehir var damarlarımda. Yalnızım ben. Kimse yok yanımda. Kavramlar bomboş. Dolmuyor. O kavramları dolduran kişileri gördükçe daha da artıyor zehir. Daha da öldürüyor beni. Sarılıp ağlayan bir baba kızı gördüğümde ölüyorum, gülen bir baba kızı gördüğümde tekrar ölüyorum. Kıskanıyorum tüm babası yanında olan kız çocuklarını. Benim babam bana hiç içten sarılmadı, beni zehirledi ve bıraktı. Çöp gibi. Yalnız kaldım, korktum herkesten. O beni bıraktıysa kim bırakmazdı ki? Kim sarılırdı bana? Babamla gitti güven duygum, geri geldi şimdi babam ama ne zehir gitti ne güven duygum. Her şey hala çok kötü. Her sarılan baba kızı gördüğümde acıyor içim. Çok şey kaçırdım, çok şey kaybettim. Hala da kaybediyorum. Hala zehirleniyorum. Çokça acı var, dinmiyor. Ne kadar istesem de dinmiyor. Korkuyorum. Birine güvenemeden ölmekten korkuyorum. Birine içten gülümseyemeden ölmekten korkuyorum. Bir baba kıza gülümseyerek bakamamaktan korkuyorum. Çok korkuyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder